13 Temmuz 2009 Pazartesi

AH JOSE AH...

jose mourinho denildiği zaman teknik direktörlüğü, sivri dilinden sonra akıllara geliyor. halbuki oldukça severim jose'nin oynattığı futbolu. başarıya aç oyunculardan kurduğu takımlar bu zamana kadar onu hep başarıya ulaştırdı. porto'yla yaptıkları bence harikaydı. iki sene üst üste avrupada kupa kaldırdı mourinho'nun portosu. ilk sene celtic'i devirdi uefa finalinde, ikinci sene acımadı fransız monaco'ya. gel gelelim 4 dil biliyor portekiz efsanesi. portekizce(ana dili ama dil sonuçta), ispanyolca, ingilizce, fransızca. eminim italyanca'yıda yakında ana dili gibi konuşacaktır. şimdi bunlar iyi hoşta, başta değindiğimiz gibi sivri dilide mourinho'nun olmazsa olmazlarından. basın toplantılarındaki meydan okumaları, basın mensuplarına hakaret etmeleri, oyuncularını överken kullandığı üslubu her zaman tartışma konusu olmuş bir insan. jose için kedine has bir şey bu. bazen gerçekten anlam veremediğimiz konuşmaları olsada ben bu huyunu seviyorum portekizlinin. belkide gündemde kalmak için, kendini unutturmamak için yapıyordur diye düşünmüştüm bir ara. ne olursa olsun "kendine güvenin" canlı timsalidir mourinho. son olarak chelsea teknik direktörü ancelotti'nin, chelsea taraftarının yeni özel kişisi olacağını belirtmesinin ardından; chelsea taraftarının "special one"(özel kişi) dediği mourinho'nun cevabıyla bitiriyorum yazımı: "ancelotti şu an ingilitere'de olduğundan kendini prens charles da zannedebilir ama benim tanıdığım tek bir prens charles var, o da galler prensidir. ancelotti arkadaşım falan değil, hiç de olmadı, olamayacak." ah jose ah...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder